22 Kasım 2012 Perşembe

biraz havaya girsek iyi olur di mi ?

Şubat'ın ilk haftası evlenelim diyoruz ama bir o kadar rahatız...
takvime bakmıyoruz galiba ondan...

ortada hiçbir şey yokken ben madem Şubat'ın ilk haftası evleneceğiz, o tarihlere uyan Roma uçak biletlerine bakayım diyen benim evet :)

neyse önce evden başlayalım bari dedik :)
bir ev hayal ettim hep, hatta burada da bahsettim, bahçesi olsun, çime basayım, bahçede oturalım keyif yapalım diye...

bu önceki yazıda bahsettiğim evin sahibi arkadaşımın yönlendirmesiyle onun emlakçısına gittik, daha doğrusu biz sadece mesafelere bakmaya keşfe gitmiştik. Ben Çekmeköy'ü çok istiyorum, orada bazı siteler var beğendiğim, benim işime, Engin'in işine mesafeler nasıl diye Pazar günü arabayla tura çıktık.. Görmek istediğim siteye elimizi kolumuzu sallayarak giremediğimiz için, Ayşegül'ü aradım. O da emlakçı bulunduğunuz yere çok yakın bir uğrayın, belki oradadır dedi.. ta-taaamm adam orada :) Engin arabada beklerken ben bir çırpıda istediğim evi anlattım :) emlakçı da hıımm 1 tane var aslında dedi, gözlerim ışıldadı anında... 


Adamı da aldık siteye gittik, evi gezdik, bir sürü fotoğraf çektim, taammm anlattığım gibi, bahçe katı, kocaman bir bahçesi var, yeşiilll yemyeşil :) ev de istediğimiz büyüklükte (kocaman ev istemiyorum) bütçe olarak gene tahmin ettiğimiz seviyelerde.. Ayrıca ulaşımı da çok kolay..

amaa sevgilim, tamam beğendim ama ilk baktığımız eve atlamayalım, biraz daha bakalım dedi :( peki dedim, diretirsem ters tepecek biliyorum...

şimdi o yok, Fenerinin peşinden Marsilya'ya gitti, ben ne yaptım ? Emlakçıyı aradım, nişanlım yurtdışında o yüzden bu hafta sonuçlandıramadık, büyük ölçüde o ev olacak ama Pazartesi günü gelelim diğer evlere de bakalım, siz o güne kadar o evi opsiyonlar mısınız, kimseye vermeyin dedim :) adam da tamam dedi hihihh

Bakalım çok istediğim, hayalini kurduğum, çok dua ettiğim gibi bir evimiz olacak mı ? 

5 Kasım 2012 Pazartesi

Nişandan notlar - 2

Bu post sadece fotoğraflardan oluşacak, canım arkadaşım, dostum Ceydamın çektiği fotoğraflar...

Ceyda'ya bir yazı yazdım, buraya da koymak en iyisi galiba..


dedim ki ;
O gün anladım ki eline her fotoğraf makinesi alan ben fotoğrafçıyım demesin....

Engin nerede, ışık gidiyo, geç kaldık, masa düzeni, Pınar nerede diye çıldırırken ben, ne yapıp ne edip beni o havadan çıkardı...

Hatta arka arkaya çekilmiş bazı fotolar var, nasıl suratım düşmüş ama bir bakıyorsun 2 fotoğraf sonra Ceyda bize kahkaha attırmayı başarmış...

Ki Engin gibi asla poz vermeyen adamı çekti :)

Sadece fotoğrafçı değil, sadece arkadaş değil candan bir dost olsun o gün yanımda diyorsanız Ceyda'ya gidin...

Buradan da binlerce kez teşekkürler Ceydacım...



İşte fotoğraflarımız..


Çiçek hiç aklımda yoktu, sürpriz yapmış bana Ceyda :)


Önce beni çekti, Engin elbette ki kayıp, daha ilk dakikadan...

 sonra Engin'i bulduk ben söylenmeye başladım, hayatım zaten geç kaldık, kız bizi bekledi, güneş batıyor, gün ışığında çekmemiz lazım diyorum...

işte az önce bahsettiğim olay, ikimizin de suratı düşmüşken Ceyda devreye giriyor ve biz böyle geliyoruz 2. adımımızda :)


fotoğraflarımızı nişanın olduğu mekanda çektik, bir sonraki postta oradan da bahsedeceğim. Fotoğraf için yer aramamıza gerek kalmadı, iyi de oldu...



eğer fotoğraf çektirmekten hoşlanmayan bir nişanlınız/eşiniz varsa yandınız. Engin sürekli konuştu mesela, objektife bakmadı, gülmedi gibi gibi...


ama olsun, o benimle sohbet ederken Ceyda bizi çekti, size önerim konuşturun ama siz konuşmayın, ağzınız yamuk yumuk çıkmasın :)

olabilir o fotoğraf çektirmeyi sevmiyor olabilir, somurtuyor da olabilir, ama tartışmayın, bozulmayın, bana sen poz mu çalıştın bile dedi :)

ara ara Ceyda sevgilimi bırakıp beni çekti :) ama bizim fotoğraflar çekilirken Engin'in çoğu arkadaşı gelmişti ve bizi izliyorlardı. Düşünmesi bile zor, Engin gibi bir adam, maç hariç fotoğraf çektirmeyen adam arkadaşlarının karşısında benimle artistik pozlar verecek ?


Sonra Ceyda bize bu pozları verdirdi, ben gene sırıtık sırıtık bakıyorum, bakın bir sonraki fotoğrafta sevgilim bana nasıl bakıyor :)


bu adamın beni seviyor olmasını seviyorum :)

veee sıkıldı !
- hadi ama yeter
-ya hayatım başladık ama şimdi, napalım çekmeyelim mi ?



bir bakıyorum karşımızda Ceyda var... Gene güldürdü bizi :) burada ağaçtan elimize yapışkan bulaştı, bizim romantik pozlar yapışkanı hissetmemizle yok oldu :)

ben bu fotoğrafı çok sevdim :)


kısacası fotoğraf çok önemli...
bizimki düğün bile değilken iyi ki Ceyda ile çekmişiz diyoruz. Çünkü akrabanız, arkadaşınız çekemiyor, olmuyor yani... Gerçekten çok profesyonel bir makineniz de olabilir. Aynı şeyi elde edemezsiniz. Mesela Pınar ile hiç fotoğrafımız yok :( Çünkü benim alınmasını unuttuğum pastamızı almaya gitti :( oluyor işte bir sürü aksilik... O yüzden eşe dosta güvenmeyin...

Ceyda benim canım, onun için ne yazsam yetersiz kalır... İyi ki çekelim diye ısrar etmiş, iyi ki...

Bir kez daha teşekkürler Ceydam...

3 Kasım 2012 Cumartesi

nişandan notlar... 1

Çookk izleyicisi olan ve mail yağmuruna tutulan bir blogger değilim (ki öyle bir derdim de yok)

ama nişanlandığımızı yazdığım yazıdan sonra bazı sorular gelmeye başladı e-maille.. şaşırdığımı belirtmeliyim, insanlar ne kadar dikkatli ve ilgililermiş aslında :)

Neyse...

uzun zamandır yazacağım bir türlü fırsat bulamadım, o yüzden kısa kısa yazacağım :) Bu arada nacizane "aman dikkat edin" diyeceğim konular da olacak... en güzel gününüz sayılan bir günde sinir harbi yaşamak istemiyorsanız aman dikkat :)


Elbisem Oleg Cassini. Bu marka uygun fiyatlı gelinlikleriyle hep aklımdaydı zaten. Kızkardeşim ile bi gidip baksak mı dedik, gittik ve aldık :) 300 TL tam da düşündüğüm bütçedeydi. Ama diyorum ki "aman dikkat" Oleg Cassini'de tadilat YAPTIRMAYIN. Sadece belinden azıcık daraltacaklardı, bir aldık elbiseyi boyu kısalmış ! Skandal. Ben onu yüksek topuklu ayakkabı ile giymek istiyordum. Mağazaya geri götürdük, başta hatalarını kabul etmediler, 1-2 cm kısalmış birşey olmaz, kısa topuklu ayakkabı giyin diye akıl da verdiler. Pınar bir aptala anlatır gibi elbiseyi bu haliyle asla almayacağımızı tek tek anlatınca ve kararlı görününce geri aldılar. Elbisenin aynısını 1 beden küçüğünü aldık. Ben biraz diyet yapmak zorunda kaldım o ayrı :)

Ama elbisemi çok beğenerek giydim. Renk yine hiç aklımda olmayan saks mavisi oldu. Fotoğrafları görünce iyi ki bu renk almışım dedim.


Ayakkabılarım Nine West idi. Yeni almadım. Zaten hepi topu 4 ya da 5 kere giymiştim. Yine onları giydim. Daha önce de giydiğim için açılmıştı ayakkabı iyi oldu. Evet çok yüksek, evet acıyor ama olsun :) o duruşu seviyorum ben. Yine de gece boyunca çıkarmadım. Ama eve giderken arabaya binerken Lale'ye artık dayanamıyorum ve çıkarmak için eğilemeyeceğim dedim. Lale çıkardı sağolsun.


Alyanslarımız & Tektaşım Alyans Kuyumcukent Moda Alyans'tan. Sahibi, ben Kuyumcukent'te çalışırken Yönetim Kurulu Üyemizdi. Seyit Bey'e gittik. İnanılmaz tatlı bir adam. Aynı zamanda üretimi de kendilerine ait olduğu için abartmıyorum 600 model arasından seçtim yüzüklerimizi. Engin hiç karışmadı. 3-5 modele indir seçimini, sonra ben yorum yaparım dedi. Öyle de yaptık çok kolay oldu. Tamam seçerken yaklaşık 1,5 saat boyunca hepsini takıp çıkarmış olabilirim ama alyanslarımız da çok içime sindi :) Fiyatlar modele göre değişiyor, bizimkinde özel bir fiyat oldu, o yüzden bakmanızda fayda var diyorum. Fotoğraf tam yansıtamamış, ortası rose altın aslında.. Tektaş pırlantam ise Damra Pırlanta. Onların bana lekesiz taş vereceğinden emin olduğum için Damra'dan aldık. Fiyatlar taş büyüklüğüne ve berraklığına göre değiştiği ve elbette bu da bana özel fiyat olduğu için alırken sormanız gerekiyor :)
 


 Saçım ve makyajım kızkardeşimin bir arkadaşının tavsiyesi üzerine Bahçeşehir'de Ayhan'a gittik. Kendine güvenen kuaföre önerisini sorarım. Ama beğenmezsem yeniden yapacağını ve bu duruma bozulmayacağını da söylerim. Ayhan için şahane makyaj yapar dediler gidince gördük ki saçı da o yapıyor.. Randevum olmasına rağmen sürekli müşterisi olduğunu düşündüğüm 1-2 kişiyi araya aldı ses etmedim, 3. de dik dik bakınca gelip açıklama yapıp izin istedi. Açıkça şöyle dedim "ok, araya alabilirsin ama benim çıkmam gereken saate yetişmezse şişirmek yok" bu kadar açık söylememi beklemiyor olmalı şaşırdı ama aa elbette öyle bir şey yapmam dedi. Saçımı ilk yaptığında beni neredeyse 40 yaşında gösterdi, Pınar da ben de cık olmadı dedik, bozdu yeniden yaptı, 2. yaptığı saçı beğendik. Aslında saçım kısa ve olabilecek en düzgün topuzu elde ettik. Makyajıma gelince "aman dikkat" takma kirpik taktıracaksanız önceden konuştuğunuzda elinde "orta boy" kirpik olup olmadığını sorun, yoksa benim gibi Large boy kirpiklerle Türkan Şoray gibi dolaşırsınız. Sonra uçlarından keser falan.. Normalde en fazla 2-3 gün içinde çıkar değil mi takma kirpik, benimkileri nasıl yapıştırdıysa 2 haftada ancak çıkabildi. O da artık ben yola yola çıkardım, "aman dikkat" yapıştırıcıyı düzgün ölçüde kullanmasını sağlayın. Makyajım çok güzel oldu, abartılı değildi, hatta herkesin çok beğendiği rujum ruj bile değildi, eline sürdüğü parlatıcının üstüne göz farı döktü, karıştırdı ve dudağıma sürdü. Çok güzel oldu. Yine de "aman dikkat" göz altınıza sürdüğü beyaz fara önemle dikkat ! Sürerken transparan far demişti galiba adına, gündüz bir şey yok ama gece flashlı fotoğraflarda göz altlarınızda beyaz "şeritler" olabilir. Bir rüştü bir ben göz altlarımızı böyle boyarız zaten dedim fotoğrafları görünce... Bir daha hiç bir makyöze o fardan sürdürmeyeceğime eminim. Saç + makyaj + kirpik (dalga geçmiyorum fiyat artıyo) 200 TL civarı, Pınar ödediği için tam hatırlamıyorum, daha fazla da olabilir. Bir daha gider miyim ? Saçım gecenin sonuna kadar hiç bozulmadı, açık havada olmamıza rağmen.. Makyajım da sonuçta kötü değildi. Giderim, ama ne yapacağını ve ne istediğimi tek tek söyleyerek...

kısa kısa dedim ama daha yazmak istediğim çok şey var. Bu bile çok uzun oldu, sabredip okuyan olacak mı bilmem :)

en iyisi 2 post yapayım ben bunu..

mekan (ki çok önemli), fotoğraf, misafirlere dağıttığımız hediyeler, pastam, Pınar ve Lale'yi delirtmem :) daha bunları yazmam lazım. İkisi de düğününde bir organizasyon firmasıyla çalış, biz izinliyiz diyorlar..

neyse şimdilik bu kadar...

:)


LinkWithin

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...