22 Şubat 2009 Pazar
haftasonu
dostlarla geçirilen keyifli saatler vardı hep bu haftasonu,
cumartesi günü Lale ile buluştum, beni çok şaşırtan bir sürprizi vardı Lale'nin
"ev baktık" "eve baktık" "evine baktık"
bunları daha sonra açıklarım :)
hadi buraya kadar gelmişken beşiktaş pazarına gideyim dedim, hava buzz, yağmur yağıyor, ama Teşvikiye'ye kadar gitmişken yürüme mesafesinde olan pazara gitmeden olmazdı, çok alakasız ama elbise ve çorap aldım :) elbise bakmak için gitmiştim aslında ve buldum da istediğim gibi
oradan karşıya geçtim, deli gibi yemek hazırladık Pınar'la zamanla yarışarak, misafirleri vardı, ben bu tip durumlarda hem davetli hem catering destek oluyorum
bazen Pınar'ı evinde görüyorum, yok yok gözüm korktu benim evlilikten diyorum, evin içinde uçuyo çünkü Pınar, bi orada bi burada sürekli bişeyler yapıyor, bir telaş, bişeylere yetme yetişme çabası, sonra bi bakıyorum eşi ona o kadar yardımcı ki, o kadar anlayışlı ki, dedim zaten Burak'ın sana yaptığı yardımın yarısını babam anneme yapmamıştır, annem çalışmadığı için belki bu kadar yardıma ihtiyacı olmadı ama olsun..
maç ve Fenerbahçe ne kadar tatsız olsa da bizim tadımızı kaçıramadı, Tuncay'a Türk Kahvesi yapıp beleş danışmanlık aldım :)
bu sabahta hatunlar geldi Pınar'a iş arkadaşları, tabi biz gece 3:00'te uyuduğumuz için sabah erken kalkamadık, 9:00'da deli gibi yataktan fırlayıp hazırlıklara giriştik, kızlar geldiğinde hala börek yapıyorduk :) brunch oldu biraz ama çok güzeldi sohbet, Yelda'nın bebek beklemesi en önemli konumuzdu..
ve geldik dönüş yoluna, şehirlerarası yolculuk gibi :) babam özlemiş beni, canım benim, gitmesin öyle çok kalmaya diyormuş anneme :)
ne güzel geçti haftasonum sevgili uzakta olmasına rağmen...
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder