ayakkabı delilerine.....

kim böyle bir ayakkabı dolabı olsun istemez ki :)

mücevher sektöründe olunca böyle şeylerin nasıl yapıldığını yakından görebiliyorum

bunları tabiki ben yapmadım, akıllı işi değil, çok minikler :)

keşke ne kadar küçük olduklarını anlayabileceğiniz birşey koysaydım yanlarına

bunlar bildiğiniz altın, üzerlerinde mine dediğimiz madde var

yine bildiğiniz demişim :) ben bu sektördeki çalışmaları anlatırken hep bildiğiniz şu, bu diyerek anlatıyorum farkında olmadan, hatta bir tv röportajında "bildiğiniz" kelimesini o kadar baskın söylemişim ki izleyen herkesin aklında o kelimeler kalmış, üstelik Pınar gerizekalıya anlatıyor gibi anlatıyosun demişti :)

lafı uzatmadan...

bir sürü ayakkabı :)

bir sürü de terlik

vee çantalar

.

fotoğraflar çok kaliteli olamadı, aceleyle çekildi çünkü :(

bunları yapan arkadaş deli falan değil :)

leopar desenli bile yapmış yahu

pes

bi de birbiriyle kombinlemiş...

....

.

... sen aklıma geldin

dün akşam tüpte çokokrem yedim


sen aklıma geldin..

bu ne yoğunluk böyle

hafta bitecek ben hiç bloguma uğramamışım
sanki hiçbişey yapmamışım, yazacak anlatacak bişey yokmuş gibi
alışık olmayan bünyem bu tempoyu nasıl kaldıracak bilmiyorum
artık yorgunluktan sızması gereken ben uyumakta zorlanıyorum

malum önümüz sevgililer günü
mücevher sektörünün en çok satış yaptığı zamanlardan biri
iyi hazırlanmak lazım ki bu kriz ortamında birazcıkta olsa olan hareketten pay alalım
biz de hazırlanıyoruz bakalım inşallah güzel olur

bu arada inanılmaz güzel şeyler var yeni çıkan (kalpli değil, ööğğğ geldi kalpli modellerden)
ayakkabı hastası hatunlara e-mail ile de göndereceğim :)
sürpriz
ama yarını beklemek lazım

korktum

iyi olsun herşey
geçsin bütün korkularım endişelerim
doktor görmek, duymak istemiyorum artık

herkes iyileşsin
iyi olsun
sağlıklı olsun

herkes ama.....

Suri de kimmiş hıh !

Maria'mız var bizim burada :)

çok çok çok çok güzel

ben ki kolay kolay kimseye güzel demem

göz altında torba var derim
dizkapağına bile bahane bulurum yine bulurum
hıh neresi güzel derim

bu hatuna hiçbişey diyemiyorum

çooookkk güzelsin Adriana
hele ki o sarı lacivert formayı üzerine tuttun ya
daha da güzel oldun

p.s. acele bulduğum foto bu oldu, idare ediverin dicem de hatunun çirkin olduğu foto yok ki :)

cumadan biri bana motor mu taktı ne ?

dün gez gez bitmedi
bugün de devam ediyor
bu sabah sevgili Levent ve Gül'e kahvaltıya git...
birazdan annekuş'la kuaför randevusuna git, bakıma gir, güzelleş...
oradan sonra ameliyat olan amcaya git geçmiş olsuna...

yarın iş var
bomba gibi ol işe git
hadi bakalım...

... sen aklıma geldin

dün karşıya geçerken vapurda kestane yedim

sen aklıma geldin..

dün kaç km yaptım acaba

bi o yaka bi bu yaka gezdim durdum dün
nasıl yorulmuşum kendimi bilmiyorum
bi de üstüne sevgiliyle buluştuk
ama tüm yorgunluğum gitti tabi onun yanında :)
böyle problemsiz sorunsuz olduğumuzda nasıl enerji veriyor bana
huzur da bonusu

bitanesin...

:)

hep birşeyler eksik

bu aralar...

neden bilmiyorum
tamam olamıyorum ben
birşeye çok sevinirken, o an mutluyken birkaç dakika sonra mideme yumruk gibi bişey gelip oturabiliyor
nedenini hiç bilmiyorum



soğumak istemiyorum
mış miş gibi yapmak istemiyorum
oyun oynamak istemiyorum
uzaklaşmak istemiyorum....

ah annecim yaaa bi ikna edebilsem seni

yeni yeni şeyler var

şimdilik sürpriz

annem yapacak ama garibim haberi bile yok

çeyizime annecim vallahi çeyizime

hihihi

napalım sende güzellikle he deseydin, böyle 2 kardeş arkandan dolaplar çevirmeseydik :p

çok yakında ;)

bir dilek tuttum :)

dün akşam haberlerde gördüm
hani sevgili onore abinin "insan değil" dediği hatun var ya
ülkemize geliyormuş bir programa katılmak üzere :)

"inşallah sevgili onore abi de bi yolunu bulur programa katılır ve bu hatun kişisine Fenerbahçe forması giydirir" dedim

bakalım dileğim gerçekleşecek mi :)

bi de "ben çektim" diyeceği fotoğraflar olursa tadından yenmez ;)

bundan sonra ben film seçmiyorum

insan bi yorumları okur di mi
yok işte
afişine bakarak film seçersem böyle olur
çok kötüydü film çok

sevgili de beğenmedi, sonuna kadar izledik ama...
Vicky Cristina Barcelona'ya gittik
zaten sevgiliyle de hangi hatun güzel konusunda anlaşamadık :)
önce o Vicky ben Cristina dedik, sonra Penelope Cruz gelince ekrana ben fikrimi değiştirdim işte bu dedim :)
sonuçta karar verdik; bundan sonra filmleri ben seçmeyeceğim...

Tepe Home'a gittik, çok güzel şeyler var orada, sevgili bir tv koltuğu beğendi, sabah bi yayılsın ona akşama kadar kalkmaz
Koçtaş'a da girdik, hayatının en uzun gezisini yaptı avm'de :) şekilli güzel bi paspas vardı onu aldık, söylendi durdu sinemaya da paspasla giriyoruz diye
bi dahaki gelişimizde bana spor çantası bakma sözünü de alınca tamam dedim sinemaya girebiliriz, bitti


günün özeti

çooookkk özlemişim

tüm hafta sonlarımız dolmuştur

ilginize teşekkür ederiz.....


Bu hafta sonu Trabzon maçı Kadıköy'de
Çarşamba günü Bursa maçı Kadıköy'de
Haftaya hafta sonu Gaziantep maçı Kadıköy'de
Sonraki hafta sonu B.belediye maçı Kadıköy'de
Sonraki hafta sonu Hacettepe maçı Kadıköy'de

içimi karattı gelen şu e-mail
sevgiliden gelmedi
bi de ondan gelse hayata küserdim herhalde

oooofffffff


edit edit edit ---------
B.belediye maçı 14 Şubat'taymış

hani zaten öyle günleri kutlamayız da...
yine de ne biliiiim
gerçek sevgilimize gidiyoruz diyecek herkes
hıh

kurabiye yapiiim bari

çok canım sıkıldı bugün çook

ne yapsam ne yapsam dedim açtım neti gezinmeye başladım
izlediğim bloglardan birinde nefis görünen tuzlu kurabiye hıım yapsam mı ki acaba dedirtti

tarifini ufukmutfakta'dan aldım

annemin de bi tane tuzlu kurabiye tarifi vardı, yıllardır kullandığı, bunları tadınca o tarif çöpe harika oldu bunlar dedi :)

fotoğrafını da çekmeyi ihmal etmedim tabi

yarın ofise de götüreyim..

gel Salı gel

bekledim...

tam burada

aynı yerde

...................................

böyle bebeğim olsun

çok güzel

çok minik

mis gibi kokuyor

benim de olsun Ela gibi bebeğim

ama sevgiliden olsun

sadece Engin'den olsun

yeni hafta

başladık bakalım yeni bir haftaya

dün akşam aldığım öğütlerden, tavsiyelerden sonra, durgun olması gereken kafam daha da karışık
ama sakinim
sağlıklı düşünebiliyorum

bu hafta güzel olsun...

.... sen aklıma geldin

kahvaltıda simit ve o marka peynirden vardı, bir yudum yedim bıraktım

sen aklıma geldin..

çiçek sürprizi

dün ofisteyken santral aradı, "size bir çiçek gelmiş seda hanım teslim alır mısınız"

nası yani dedim, kız güldü, ay tamam tamam geliyorum dedim

aklıma bir kişi geldi sadece, hiç sanmıyorum diye söylene söylene indim aşağıya, bi yandan da kim acaba diye içim içimi yiyor, o değilse gönderen başka kimse de olmasın diyorum, zaten isimsiz falansa teslim de almayacağım diyorum, bütün bunlar 1 kat aşağı inene kadar yani 1 dakika içinde geçiyor aklımdan

çiçeğe baktım çok güzel, hemen üzerindeki karta atladım,

"Pınar"

:) deli kız dedim

çocuk hala kağıdı imzalamamı bekliyor, ay pardon dedim, neyse aldım çiçeğimi çıktım yukarı

dedim herhalde moralim bozuk diye bana sürpriz yaptı düşünceli kardeşim

canım benim

tabi ben çiçeğin fotoğrafını çekmeyi bugüne bıraktığım için yaprakları biraz bozuldu, fotoğrafı görünce çirkinleşme çiçekçiye geldiğinde gayet güzeldi :)

içim yanıyor

bir kişiyi değil iki kişiyi anlatıyor bu sözcükler

neden böyle oluyor diye kaç kez sordum acaba kendime
niye her defasında bir sürü söz veriyorum kendime öyle yapacağım, böyle yapacağım, bunu kesinlikle yapmayacağım diye
niye hakim olamaz kendine insanoğlu

can çıkar huy çıkmaz, e bu benim için olduğu kadar onun için de geçerli
boşuna mı istiyorum ben sihirli değneği, belki değişir diye
peki değişmesini istiyor muyum ?
hayır
ben böyle sevdim onu, böyle buldum, böyle kabul ettim

o zaman niye işkence çekiyorum, çekiyor
niye yaşanıyor bu çatışmalar
ona olan sevgim niye biraz daha hoşgörülü olmamı sağlamıyor
çok aşığım hemde çok, deli gibi, bazen zarar verircesine
niye aşk benim de gözümü kör etmiyor, bazı şeyleri görmememi sağlamıyor
neden dikine dikine bakıyorum herşeye

mutlu olmak istiyorum ben
huzurlu
başım omuzunda
ama en çok yanımda olmasını istiyorum

bilsem ki kızmayacak şimdi kalkıp yanına giderim :(

.... sen aklıma geldin

160 milyemden aşağı olmaz, yapacak bişey yok dedi birisi

sen aklıma geldin..

annemle ıssız adam maceramız

çok merak ediyordu annem gittik filme

baştan uyardım bak bazı sahnelerden rahatsız olmak yok, olmam olmam dedi, peki dedim :)

neyse gittik filme

çıktık

ben baktım yüzüne dikkatlice, duygusal anne kuş ağlamış
beğendin mi dedim
beğedim dedi

biliyor musun dedi yüzünde muzip bir gülümseme, hani filmin başında çalan Fransızca bir şarkı varya

eeee dedim merakla

Selma teyzen Fransızca eğitim alırken, biz bu şarkıyı karşılıklı bağırıp çığırarak evde söylerdik, anneanneni deli ederdik

ay dedim yerim ben sizin havanızı

gülüştük kol kola asansöre yürüdük......


annemle teyzem :)

ah be Gamzecim bilmiyorsun ki...

anlaşamadık bi türlü mesaj trafiğinde
ben diyorum ki, aldın mı pakedi, ben göndermedim yani kargo işlemini ben yaptım ama ağabeyin gönderdi,

aldım teşekkür ederim ağabeyime selam diyo

ne dicektim,
biz küstük şekerim, kaç gündür konuşmuyoruz, ara bi zahmet kendin söyle mi diyecektim

çaktırmıcam ya, elbette iletirim selamını, ama bence o senin aramanı ve yorumunu merak ediyordur dedim bide şöyle bir gülücük :) ekledim

neyse sonra aradım ben zaten onu dedi de rahatladım

ama Allahın selamını iletemedim hala

napiiim :(

uyuyamıyorum

günlerdir...

pazar akşamı 04:00 te uykuya dalıp pazartesi sabah 07:00'de uyanmak

yetiyormuş demekki....

yiyorum

.

oyalayamadım kendimi

.

sabah 6'da kalkılır mı yaa :(

dün gelen telefon üzerine sabah erkenden işe geldim, zor oldu uyanmak ama geldim..
benim planım ne güzel 10:00'da açılan mağazaya uğramak sonra fabrikaya gelmekti, nerden bileyim patronumun beni bu kadar özlediğini :ppp şaka yapıyorum aman okur falan :)

ben özlemişim ama
insan masasını bilgisayarını özler mi yahu
özlemişim :)

böyle olsam keşke

bi süre...

boş olsun istiyorum herşey, bomboş


kafam boş olsun, hiçbir şey düşünmeyeyim

gözlerim boş baksın, gözünün içine bakmayayım

telefonum kapalı olsun, kimse aramasın

sorularım da olmasın
kendime
ona
kimseye
soru sormayayım
ama en çok kendime


hiçbir şey bilmek, duymak, görmek, hissetmek istemiyorum


b-ı-k-t-ı-m


herşeyden


en çokta kendimden

ooofff ooooofffff

...........................................................................................

acaba mı ?

yeni yeni deyip durdum

yeni bir fikir

yeni bir heyecan

yeni bir teklif

duydum

acaba mı ?

sevgiliyle sinema

bir ilk gerçekleşti
sevgiliyle bir filmi ikimizde beğendik

gittiğimiz filmleri ya o ya ben beğenmezdik
ben romantik-komedi seviyorum o sevmiyor
onun aksiyon-macera filmlerini de ben sevmiyorum

genelde ben galip geliyorum bu savaşta, benim seçtiklerime gidiyoruz ama ona film işkence gibi geçiyor :)

neyse avustralyalı'yı ikimiz de çok beğendik
bu kadın çok güzel yaaa :(
sevgili de beni dürtüp ne kadar ince di mi dedi
ama ben kilo verdim yaa dedim :)

mutlu mutlu çıktık sinemadan
ilk defa :)

yeni, yeni, yeni, yeni, yeni.....

yeni deyince herşey yenileniyor mu ?
sağlık mesela ?
sıfırdan sapasağlam oluyor muyuz ?
iş ?
yeni bir işimiz, değişliklikler oıluyor mu ?
giysilerimiz ?
gardrobumuz yepyeni kıyafetlerle doluyor mu?

olsa ne güzel olurdu değil mi :)

şaka bir yana sevgili sayesinde gardrobum yepyeni kıyafetlerle doldu :)
hediye denince 1 parça bişeyle yetinmeyen sevgili bir sürü şey almış bana canım benim :) yalnız bi erkek, üste olacak bişey tahminen tutturabilir de cuk diye oturan pantolon alabilir mi ?
yaa işte benim sevgilim alır :)

kızkardeşim evlenmeden önce (ayakkabılarımız hariç) neredeyse herşeyimiz ortaktı, o alır ben giyerdim :p bi tane çok güzel bir bluzu vardı, siyah herşeyin üzerine giyilebilir cinsten, massimo dutti'den almıştı galiba onu, ne aynısını ne benzerini bulamamıştım

sevgilinin paketi açtığımda ne göreyim :)
bayıldım bayıldım bayıldım, kumaşları da muhteşem, annem de çok beğendi, biraz pahalı diye söylendi ama :)

biz bir kutlama falan yapmadık, çam ağacımız da yoktu
ama umutlarımız, dualarımız, beklentilerimiz, dileklerimiz vardı

önce sağlık dedik
herkese
dosta düşmana

sonra huzur dedik
başımızı yastığa rahat koyalım

sonra mutluluk dedik
akşam sofralarımız keyifli olsun
çaylarımızı hoş sohbetlerle içelim

sonra para dedik
zorluk yaşamayacak kadar paramız olsun
çok olmasın ama az da olmasın
dolarla burnumuzu silmeyelim ama ay sonunu da düşünmeyelim

bir de bahçe istedik
babamla tek hayalimiz
önce kendisi için yarın öbür gün bizim çocuklarımız için
organik tarım için
bi bahçemiz olsun, sebze yetiştirelim, mevye ağaçları olsun, çim olsun, toprak olsun, çıplak ayakla dolaşalım, ahşap masası sadalyeleri olsun, kocaman puflar olsun, çardak olsun, dostlar gelsin, sohbetler olsun, çaylar kahveler buz gibi limonatalar olsun, barbekü olsun, gece serin olsun, minik bir prefabrik ev olsun, tek oda olsun, gece orada kalalım, mis gibi çiçek koksun.....

babamla hayalini kurarken bile mutlu oluyoruz, bizim eve yaklaşık 3-4 km uzaklıkta böyle yerler var, şu anda bomboş tarla görünümünde, göl manzaralı, imar izni yok (biz özellikle ev yapmak istemiyoruz) hep takipteyiz, 1 dönüm bile olsa satılık bir yer olsun biz alalım :)

2008 de olmadı
belki 2009 da olur
inşallah....

herkese iyi yıllar...