2 Ekim 2008 Perşembe

bayram mı ?

oldum olası bayram hazırlıklarından hazzetmem,
temizlik ? her zaman yapılıyor zaten
kıyafet ? özel bir gün olması gerekmiyor her zaman alınıyor
tatlı ? gece yarısı canım istediğinde yapılıyor
amaaann gereksiz, eskidenmiş o diyorum anlatamıyorum, zaten inadına "şeker" bayramınız kutlu olsun diyorum.
falan filan....

tam bunlar arasında, o konuşmanın olduğu akşam eve geldim annemden bir haber...

dayımın oğlu Refik ameliyat olacakmış, baş ağrısı şikayeti ile gittiği hastanede, beyninde bir sıvı olduğu, bunun da kanama yaptığı (her ne kadar topluiğne başı kadar kanama deseler de o lafı duyunca insan ürperiyor) o nedenle dayanılmaz baş ağrıları çektiği söylenmiş ve acil ameliyat denmiş

ertesi sabah iş-hastane arasında gittim geldim, önce iş, sonra mağaza, sonra hastane, orada geçen tedirgin 3-5 saat sonrasında atölye, yüzük, sonra fabrika,oradan mağazaya gönderim tekrar hastane,

işe önce kendimi sakinleştirmekle başladım, pozitif düşün, herşey yolunda gidecek çok iyi olacak

sonra kimi nasıl teselli edeceğimi şaşırdım, dayım, yengem, Sedef, annem, teyzem, bi de Berk, 2 gündür hastanede Refik'in yanında olan teyzemin oğlu Berk, asıl ona kıyamadım, nasıl üzgün ama ona karşı nasıl güçlü, sakin, Selin de işten izin alıp 1 saatliğine gelmiş,

Pınar'a haber verdim, o da hastaneye geldi, tek başına gece yarısı Bakırköy'den Bostancı'ya döndü ama olsun geldi ya, tüm kırgınlıklara rağmen dayıma desteğini gösterdi, böyle gününde yanında oldu ya, aferin ona, ah her zaman böyle aklı başında hareket edebilse ya hırçın kız...

teyzem ne güzel söyledi, millet iyi gün dostu olur kötü günde ortalıkta görünmez, biz tam tersini yapıyoruz kötü günde birlikteyiz, iyi günde de böyle olsak ya :)
ben teyzemi çok severim, bi de duysan başbakan olacak kandınsın derim, başka bir yazıda onu da anlatacağım, sanırım ailede var bu hastalık, benim ve teyzemin işitme kaybı rahatsızlığımız var.
enteresan tespitler, sabahlara kadar okunan kitaplardan alışkanlık edinilmiş üsluplar, hafif entel :) severim çok, beni görünce hemen sorar ne okuyorsun şu anda sedacım ? kitap fuarındaki vazgeçilmez arkadaşımdır :) neyse...

aa bu arada Refik inanılmaz moralliydi, herkesi o neşelendirdi, hastane çevresindeki akli dengesi bozuk insanlarla şakalaştı, sohbet etti, bizi de güldürdü, ama yengemle sırf ailesini rahatlatmak, daha fazla üzülmelerini engellemek için böyle davrandığı konusunda hemfikirdik.. Doktora bile demiş ki bu gece Kadir gecesi, bu akşam ameliyat et camilerde okunan dualar bana gelsin :)

saat 20:00, ameliyat saati geldi, 4 saat sürer dedikleri ameliyatta 2 saat geçince adının anons edilip yakınlarının çağrılması hepimizi nasıl telaşlandırdı

yürekler pır pır, endişeli bakışlar görülmesin diye yerlerde gezen gözler, saatler gibi gelen 5 dakika sonunda yengem ve dayım kapıda gülen yüzleriyle görününce herkes bıraktı kendini, sarılanlar, ağlayanlar, gülenler, çok şükür Allah'ım dedikten sonra telefon ucunda haber bekleyen herkesi aramaya başladım, önce babamı aradım, sevindi niye ağlıyorsun dedi, telefonu kapattıktan sonra kendi ağlamaya başlamış, anneannemi de unutmamak lazım, ona hiçbirşey söylememiştik, ama anlamış bişeyler olduğunu, bir tek babama ulaşabilmiş, babam diyo ki 20 dakika da bir aranır mı insan, delirtti beni :) babam en sonunda dayanamamış ameliyat bitti nasıl olsa diye söylemiş, baştan babama kızsak ta ananemin baskıyı itiraf etmesi sonucu acıdık adama :) eve bi geldik tansiyon aleti başucunda, canım benim

mutlu mutlu çıktık hastaneden, önce ananeme gittik iyi haberleri verdik, kadın şoka girmiş önce çikolata ikram etti, sonra bahçesinden topladığı meyveleri çıkardı, tam çıkıyoruz kapıda elimize birer dilim börek tutuşturdu, 10 dakikaya sığdırdı herşeyi, güldük hepsini aldık,eve geldik saat 3'ü geçiyor..

eve geldik, annem çok yorgun, yüzündeki çizgiler arttı sanki, ya dayım, kamburu çıktı 1 gecede, 5 yaş yaşlanmış hissediyordur eminim
annem sürekli o bizim soyumuzun devamı, babamın adını taşıyor, babamın soyadını sürüdürecek tek erkek deyip durdu

Allah sevdiklerine bağışladı


bize de bu olaydan ders(ler) çıkarmak kaldı

ne gereksiz şeymiş o onu dedi, bu bunu dedi

ama o onu yaptı, ben bunu yaptım

o bana saygı duymadı, ben hiiiç duyamam

ama benim anneme onu dedi, ben bunu dedim

hiç benim suçum değil, onun suçu

vır vır vır dır dır dır

ne kadar gereksizmiş değil mi sevgili akrabalarım

ne kadar kızsanda kırılsanda 'kan' işte

can

senden bir parça


Allah bir daha böyle bir günle ders vermesin bize

işte şimdi bayram..

Şeker Bayramınız kutlu olsun...

Hiç yorum yok:

LinkWithin

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...